Examples of using Giderdi in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Babam o bıçakla ayı avına giderdi.
Ben küçükken garson gelip giderdi.
Yıllık itibarım giderdi.
Normalde David, Kevin ile giderdi.
Tek ihtiyacımız olan şey, Skaldakı bırakmaktı, o da bizi unutur giderdi.
Aman Tanrım! Bazen kızım erkek arkadaşıyla oraya giderdi.
Dindardı, kiliseye giderdi.
Aile toplantısına giderdi.
Bir sürü insan gelip giderdi hep.
Neden sürekli o binanın arkasına giderdi?
Seninle yatmak hoşuma giderdi.
Daima yanında şu basket topunu taşıyarak şöyle giderdi.
Evet, bu hoşuna giderdi, değil mi?
Okuldan sonra St. Basil Katedraline giderdi. Orada bir sürü turist olurdu.
Öyle düşünüyorsan. Hoşuna giderdi, değil mi?
Bu çok hoşuna giderdi, değil mi sapık? Üzgünüm?
Müdür koşarak giderdi, biz de anahtarlarını alırdık!
Ya hapse giderdi ya da daha kötüsü olurdu.
Çok hoşuna giderdi öyle değil mi?
Bu hoşuna giderdi öyle değil mi?