GITMEM GEREKIYOR in English translation

i have to go
gitmem gerek
gitmek zorundayım
gitmem lazım
gitmem gerektiğini
geçmem lazım
i need to go
gerekiyor
gitmem gerek
gitmem lazım
gitmem gerektiğini
gitmek istiyorum
çıkmam lazım
girmem gerek
gitmem gerekli
geçmem lazım
gitmeye ihtiyacım var
gotta go
gitmem gerek
gitmem lazım
gitmek zorundayım
çıkmam lazım
girmem lazım
dönmem lazım
çıkmamız gerek
geçmen gerek
çıkmamız lazım
i got to go
ben gitmeliyim
gidebilirim
gidebilir miyim
gidebileceğim
çıkacağım
gidip
i have to leave
gitmem gerek
gitmek zorundayım
gitmem lazım
ayrılmak zorundayım
bırakmak zorundayım
ayrılmam gerek
terk etmek zorundayım
ayrılmam lazım
çıkmak zorundayım
çıkmam lazım
i must go
gitmem gerek
gitmem lazım
gitmek zorundayım
gitmem gerektiğini
benim gitmem gerekiyor
gitmeliyim o bekliyor olmalı
olduğunu biliyorum gitmeliyim
i should go
gidip
gitmem gerek
gitmem gerektiğini
gitmem lazım
gitsem iyi olacak
ben gitsem iyi olur
ben de gideyim
ben de gitmeliyim
ben gitsem daha iyi
i need to get
gerekiyor
gerek
almam lazım
ihtiyacım var
almam gerek
almam gerekiyor
gitmem lazım
gitmem gerek
ulaşmam gerek
bulmam lazım
i have to get to
gitmem gerek
gitmem gerekiyor
ulaşmam lazım
bakmaliyim
dönmem gerekiyor
gotta get

Examples of using Gitmem gerekiyor in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Gitmem gerekiyor. Tabii
I must go. Indeed,
Gitmem gerekiyor. Beni bir süre göremeyeceksin.
You're not gonna see me for a while. I gotta go.
Özür dilerim ama gitmem gerekiyor, Ricky.
I'm so sorry, but I got to go, Ricky.
Ama az önce annemle ilgili bir şey öğrendim ve, gitmem gerekiyor.
But I just found out something about my mom, and I have to leave.
Bir düğüne katılmak için gelecek hafta Bostona gitmem gerekiyor.
I'm supposed to go to Boston next week to attend a wedding.
Gemim gitti ve kuzeye gitmem gerekiyor. Hayır.
No. My ship is gone, and I need to go north.
Sınıfa gitmem gerekiyor.
I have to get to class.
Oraya gitmem gerekiyor.
Gitmem gerekiyor. Sorun ne?
What's the problem? i should go.
Kardeşimi görmeye gitmem gerekiyor. Evet, tamam.
I must go and see my brother. Yes, okay.
Gitmem gerekiyor. Beni bir süre göremeyeceksin.
I gotta go. You're not gonna see me for awhile.
Tatlım gitmem gerekiyor. -Oldu. -Tamam.
Well… Baby, I got to go.- Okay.
Bölüm şefim görev tarihimi öne aldı yani gitmem gerekiyor.
My section chief pushed up my next assignment, which means I have to leave.
Ama anne… Yarın arkadaşlarımla Coney Adasına gitmem gerekiyor.
But mom… Aw, tomorrow's when I'm supposed to go with the fellas to Coney Island.
Kath, bir süreliğine eve Sorun ne? gitmem gerekiyor.
Kath, i need to go home for a while today. what's wrong?
Okula gitmem gerekiyor.
I have to get to school.
Gitmem gerekiyor, tamam mı?
I need to leave, alright?
Gitmem gerekiyor. Evet.
Yeah. I should go.
Cartagenaya gitmem gerekiyor.
I need to get to Cartagena.
Benim işe erken gitmem gerekiyor, havaalanına annenle gideceksin.
I gotta go to work early so your Mom's gonna take you to the airport.
Results: 1913, Time: 0.0583

Word-for-word translation

Top dictionary queries

Turkish - English