GITMIŞLERDI in English translation

• went
• left
• gone

Examples of using Gitmişlerdi in Turkish and their translations into English

Geldiğimizde gardiyanlar ve tutuklular çoktan gitmişlerdi.
By the time we got here, the guards and inmates were already long gone.

Geldiğimizde gardiyanlar ve tutuklular çoktan gitmişlerdi.
By the time we got here, the guards and the inmates were already long gone.

Hatta birlikte Chuncheona gitmişlerdi.
And going to Chuncheon with him.

Gitmişlerdi ama deri parçaları bulduk.
They were gone, but we find some of the skin.

Kaçak ve rehinesi gitmişlerdi yetkililer oraya vardığında.
The fugitive and her hostage were gone by the time deputies got to the motel.

Nereye gitmişlerdi ki?
Where did they go?

Ve siz gitmişlerdi senin partide.
And while you were gone at your party.

Sadece birkaç saatliğine gitmişlerdi ama bir şeyler oldu.
They were only supposed to be gone a few hours but something happened.

Foot Lockera gitmişlerdi, ama satıcı üç tane ayakkabı almalarına izin vermemişti.
They went to Foot Locker, but the salesman wouldn't let them buy three shoes.

Elçileri kendilerine açık delillerle gitmişlerdi, ancak onlar inanmayı reddetmişlerdi.
Their apostles had brought clear proofs to them, yet they never believed.

Annemi tren istasyonundan almaya gitmişlerdi ve… bang!
They went to pick up my mother at the train station, and… bang!

Gitmişlerdi. Sanırım onlar da benden bıkmıştı.
I guess they were done with me, too. They were gone.

Gitmişlerdi. Sanırım onlar da benden bıkmıştı.
They were gone. I guess they were done with me, too.

Geçen yaz Avrupaya gitmişlerdi. Fotoğraf hemen öncesinde çekildi.
That was taken right before they left for Europe last summer.

Gitmişlerdi. Birbirleriyle tartışırlarken ben bara gittim ve.
I went up to the bar to order another drink. And while they were arguing about it.

Gitmişlerdi. Ama görünen o ki geri döndüler, millet.
They were gone. And now it looks like they're back, people.

Gitmişlerdi. Ama görünen o ki geri döndüler, millet.
And now it looks like they're back, people. They were gone.

Şeye gitmişlerdi, bir… polis barına. Scott Traylor.
Scott Traylor? And they… They went to some cop bar.

Annem ve kardeşim gitmişlerdi. Saatler sonra geri döndüğümde.
My mother and sister were gone. When I went back, hours later.

Bütün arabalar gitmişlerdi. Pencereleri kontrol ettim?
All the cars are gone. Check the window?