HAFIZA in English translation

memory
bellek
hafıza
anısına
hatırasını
anı
anın
SD
memories
bellek
hafıza
anısına
hatırasını
anı
anın

Examples of using Hafıza in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Biraz hafıza okuyabilirim.
I can mind read a bit.
Bu sefer sana hafıza uzmanı olan bir kız seçeceğiz.
This time, we will get you a girl in the bureau who's a memory expert.
Hafıza muhafızının kızı.
It's memory keeper's daughter.
Hafıza kartları ve DDA makineleri dolu laboratuvarın sence buna yeter mi?
Your little lab here with your flash cards and ESP machines?
Hafıza kartı her yerde olabilir.
That flash card could be anywhere.
Ohiodan alınan bu hafıza kartını makineye takıyoruz.
This is the memory card from Ohio.
Hafıza kartları, küçük sınavlar ne gerekiyorsa yapacağım.
Flash cards, quizzes, whatever it takes.
Ripten aldığı hafıza hapından sonra uyuyor.
Sleeping off that amnesia pill from Rip.
Hafıza kartlarıma bir bakayım.
Let me check my flash card.
Patron, hafıza kartındaki veriler okunmayacak kadar hasar görmüş.
Boss, the flash card data, it's too corrupted to read.
Hafıza nedir?
What is memory?
Hafıza kartında ne olduğunu bilmiyorsun.
You don't know what's on that memory card.
İlahî Hafıza Dansçıları.
They are the Memory Gospel Dancers.
Hafıza kaybı ha?
No memory, huh?
Hafıza çubuğu.
It's a memory stick.
Hafıza kablosu onarılmalı.
Must repair wiring to memory.
Hafıza kartlarına dönelim.
Let's get back to the flash cards.
Hafıza kapsülü biraz bekleyebilir.
The storage capsule can wait awhile.
Bilgisayar, hafıza kapsülünü tara.
Computer, scan the storage capsule.
Resimler ve hafıza kartı, hepsi burada yani?
The pictures and the memοry card, all here?
Results: 3884, Time: 0.0379

Top dictionary queries

Turkish - English