HAYAL ETMEYE in English translation

• to imagine
• to dream
• picture
• to dreams
• picturing
• to vision
• to daydream

Examples of using Hayal etmeye in Turkish and their translations into English

Enerjini beğeniyorum Hugo. Hayal etmeye.
To dream. I like your drive, Hugo.

Yaratıcılığa ve hayal etmeye hiç yer yok.
There's no room for imagination… and creativity.

Bir müslümanı hayal etmeye çalış.
Try it, imagine a Muslim.

Ama bu bir şeyleri hayal etmeye başlamak için bir neden değil.
But don't start imagining things.

Ve onu hayal etmeye başladım.
And I began dreaming about him.

Hayal etmeye çalış.
Try to imagine this.

Bunu hayal etmeye çalışın.
Try to envision it.

Hayal etmeye çalıştım sonunu.
I have tried to picture it, the end.

Hayal etmeye devam, cüce.
Dream on, midget.

Boş olduğunu hayal etmeye çalışıyordum.
I was trying to imagine it empty.

Başka şeyleri hayal etmeye başlarlar.
They start imagining things.

Ve ben de hayal etmeye başlıyorum. Ve böylece müzik oluyor.
And I just start dreaming, and it all becomes music.

Olmayan şeyleri hayal etmeye başladım.
I started imagining things.

Hayal etmeye başladınız mı?
Starting to get the picture?

Onu kıyafetsiz hayal etmeye çalışsana.
Dare not imagine her unclothed.

Hayal etmeye devam et! Şapkayı eve götürecek!
She will take the hat home. Dream on!

Şapkayı eve götürecek. Hayal etmeye devam et!.
She will take the hat home. Dream on!

Bir şeyler hayal etmeye, beni suçlamaya başladı.
He started imagining things, accusing me of things.

Gözlerin kapat ve Greyi hayal etmeye çalış seni soyduğunu, sırtını öptüğünü.
Close your eyes and try to envisage Grey opening your dress, kissing your back.

Hayal etmeye devam et..
Dream on.