Examples of using Hep der in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Altın. Artık bizi kurtaracak tek şey Kuzenim Mashkov hep der ki.
Amcam hep der,'' Önemli olan şey,
Milyonda birin fiyatı da yıllık 30. Hep der, eğer milyonda bir de olsa bulursam.
Büyük bir şefin en büyük düşmanıdır. Hep der ki… Endişe ve şüphe.
O hep der ki mutluluk kendini devam ettirir.
Annemin hep dediği gibi, çocuklarımız minyatür versiyonlarımızdır.
Babamın hep dediği gibi, her yolda çamur vardır.
Tamam, annemin hep dediği gibi'' moda bilir, rahatlık değil.
Aynen babamın hep dediği gibi.
Ama annemin hep dediği gibi asla pes etmemeliydim.
Babamın hep dediği buydu.
Kardinal Hazretlerinin hep dediği gibi…'' Er ya da geç hepimiz bekleniyoruz.
Babamın hep dediği gibi,'' Her şeyin bir nedeni vardır.
Hayır, sadece Jeremy hep diyor ki…- Ne?
Annemin hep dediği gibi.
Tommynin hep dediği gibi, Pardon. Robert.
Ve senin hep dediğin gibi asıl olan gerçektir.
Hayır, babam hep der ki, herşey tutarlılıkta bitiyor.
Millet hep der ki'' Yataga sakin sinirli girmeyin.