Examples of using Her dakikasında in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Benim için sevgi nefret ilişkisi gibiydi… çünkü hayatının her dakikasında futbola odaklanmak zorundasın.
Bize bunların normal bir şey olduğunu anlatırlar. Onlardan biri hayatımın her dakikasında benim yanımdaydı,… en zor dakikalarımda bile.
O yüzden, evet. Bir geçmişim var. Ama her dakikasında sen varsın.
Ve bu ekipte, bu alanda, son üç günün her dakikasında nerede olduğumu söyleyebilecek on adamım var.
Günün her dakikasında, Kalbimiz coşku dolu, gideriz yolumuzda…''… Bir gözümüz açık,
Her dakikasında.
Her günün her dakikasında.
Her dakikasında onları zaptettin.
Her dakikasında. -Her günün.
Her dakikasında. -Her günün.
Boş olan her dakikasında evdeydi.
Bu her dakikasında olabilir.
Boş olan her dakikasında evdeydi.
Her gününün her dakikasında mı?
Her dakikasında, Bay Lowrynin yanındaydım.
Günün her dakikasında bir seçim yarız.
Her dakikasında. -Ne yaptıklarını. -Her günün.
Laskyyi her bir raundun her dakikasında uğraştırıyor.
O ve Yasemin tetikte olmalıydılar her günün her dakikasında.