Examples of using Her saniye in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Harcadığınız her saniye, ölüme daha da yaklaşıyor.
Burada her saniye önemli, Lynn.
Her saniye bana kötü bir şeyler olacakmış gibi hissediyorum.
Kendin de söyledin dünya her saniye cehenneme doğru gidiyor.
Her saniye.
Paylaştığımız her saniye için sana teşekkür ederim.
Kaptan Barbossa, İspanyollar her saniye mesafeyi biraz daha açıyor.
Her saniye çok özeldi.
Gerçekten mi? Her saniye kalp krizi geçirebilirsin yani.
Her saniye e-postalarımı kontrol etmek, senden mesaj gelmiş mi diye.
Ama geçen her saniye bu şans azalıyor.
Her saniye, bir saatte alır,
Her saniye bir saat elır,
Her saniye bir saat alıyor,
Her saniye 1 hektar yağmur ormanı yok oluyor.
Şu anda her saniye yüzeye yeni kişilikler çıkıyor.
Yani, dinle, haberciler her saniye At Yarışı Kulübünde olabilirler.
Gerçekliğimiz her saniye değişiyor olabilir.