HER ZAMAN BAŞKA in English translation

• always another

Examples of using Her zaman başka in Turkish and their translations into English

Hayır, babam her zaman başka bir yol daha vardır demişti.
Nope. My father said there's always another way.

Olay da bu her zaman başka bir sınır daha belirleyebilirsin.
You can always draw another line. That's the thing about sand.

Hayır, babam her zaman başka bir yol daha vardır demişti.
My father said there's always another way. Nope.

Ne? Her zaman başka bir yol daha vardır?
There's always another way. What?

Her zaman başka bir seçeneğin vardır, Peter.
You always have a choice, Peter.

Herkesin her zaman başka seçeneği vardır!
Everyone always has a choice!

Her zaman başka bir seçenek vardır.
There are always other ways out.

Her zaman başka bir bomba.
There's always another bomb.

Ama her zaman başka bir seçenek, başka bir yol bulunur.
But there is always another way, another option.

Her zaman başka seçeneğin vardır. Hadi ama.
You always have a choice, aren't you? Come on.

Her zaman başka seçeneğiniz var.
You always have a choice.

Hayır düşünmedin. Her zaman başka bir konu olduğunu düşünürsün.
No, you didn't. You always think there's an agenda.

Ve her zaman başka bir sorun çıkar… ve bir başkası..
And there's always another issue… and another.

Her zaman başka bir göt bulurlar.
There is always another ass.

Her zaman başka bir bebeğin olabilir.
You can always have another one.

ödemenin her zaman başka bir yolu vardır.
there are always other ways to pay.

Sen her zaman Bunu yapın, her zaman başka kadınlar.
You always do this, it's always other women.

iyi bir ipucu, her zaman başka bir ipucuna götürür.
a good clue always leads to another clue.

Her zaman başka birileri, her zaman başka bir şeyler.
It's always some other person, it's always some other thing.

Ama her zaman başka bir büyü, bir açık,
But there's always another spell, a loop hole,