HIÇ KIMSE in English translation

no one
kimse
kimse yok
hiç kimse yok
nobody
anyone ever
kimse
hiç kimse
daha önce biri
herhangi biri , hiç
biri için en
asla birisini
not one
bir değil
biri değil
hiç kimse
bir tane değil
hiç biri
tek değil
biri yok
bir bir değil
biri olmaz
biri bile
no-one
kimse
kimse yok
hiç kimse yok

Examples of using Hiç kimse in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Tanıdığım hiç kimse gitmek istemiyor.
NOBODY I KNOW WANTS TO GO.
Başka hiç kimse yok.
NOBODY ELSE HERE.
Hiç kimse bakmıyor.
NO ONE'S LOOKING.
Burda hiç kimse bana bir şey söylemiyor!
NOBODY TELLS ME ANYTHING AROUND HERE!
Umuyorum ki hiç kimse onu bizim çaldığımızı ileri süremeyecek.
NO ONE, I HOPE, IS GOING TO SUGGEST THAT WE STEAL IT.
Hiç kimse buraya gelmez.
NO ONE COMES OUT HERE.
Tamam,'' personne'' hiç kimse demek.
OKAY,"PERSONNE" MEANS"NOBODY.
Ben hariç hiç kimse.
NOBODY AT ALL EXCEPT ME.
Şirketten hiç kimse seni Bridget Gregory olarak bilmeyecek.
No-one else in the company will know you as Bridget Gregory.
Hiç kimse görmedi.
Hiç kimse komutanım.
Hiç kimse sana teklif getirmedi mi?
Has anyone offered you anything?
Hiç kimse masanın altına girmedi ama.
Don't everyone get under the table at once.
Hiç kimse neler olduğunu anlamadan ortalıktan kaybolacağız?
We would flee before anyone knew what happened?
Şu ana kadar hiç kimse odaya giremedi.
No one has ever been able to enter the room.
Bu evdeki hiç kimse telefonun sihirini bilmiyor mu?
Has anybody in this house learned the magic of a telephone?
Hiç kimse kaptanın katillerinin ölümü hakkında endişelenemez.
Noone will care about the death of the ones who murdered the captain.
Sana, hiç kimse dik dik bakmanın kaba olduğunu söylemedi mi?
Didn't anyone ever tell you it's rude to stare?
Bu yanıtı hiç kimse veremez!
No one has the answer to that.!
Bizden hiç kimse oraya girmek istemiyor, anlıyor musun?
You know anybody we want in there, gets in there?
Results: 13156, Time: 0.0487

Word-for-word translation

Top dictionary queries

Turkish - English