Examples of using Ihtimalim in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Joannanın düğününden önce oraya varma ihtimalim% 1.7ydi.
Paleontoloji konferansında konuşmacı olma ihtimalim var.
Benden öç alacağı kadar uzun yaşama ihtimalim büyük ölçüde düştü.
Ama şimdi biriyle birlikte olunca onu gerçekten incitme ihtimalim var.
But now if I date someone, I have the chance of really hurting them.Yeni kankamla tanışmış olma ihtimalim var ama.
Şimdi, senin başını ısırma ihtimalim beni mutlu yapar.
Now, while the prospect of biting your head off makes me happy.İnsanlara neden seni hâlâ destekleme ihtimalim olduğunu söyledin?
Oğlumun çocukluğunu mahvetme ihtimalim Hayır.
No. So the possibility of ruining my son's childhood.Bu durumda, seni vurmama ihtimalim varmış gibi davranman lazım.
Bu durumda, seni vurmama ihtimalim varmış gibi davranman lazım.
The rules are, you pretend there's a chance that I won't shoot you.Yani bunu tekrar bulma ihtimalim… çok düşük.
So the odds of finding that again are… astronomical.Yani bunu tekrar bulma ihtimalim… çok düşük.
So the odds of finding that again are.Benden öç alacağı kadar uzun yaşama ihtimalim… büyük ölçüde düştü.
The odds of me living long enough for him to retaliate just dropped drastically.Otomobil fuarında ikimiz için bir iş bulma ihtimalim var.
I can get us both a job Hâlâ seni terk etme ihtimalim var.
I still might abandon you here.Mus, AKBY hastası olarak doğup küçük yaşta ölme ihtimalim olduğunu biliyordu.
Yani,'' en azından eve gitme ihtimalim var.
A chance of going home. I think, Oh, at least I have got.Yani,'' en azından eve gitme ihtimalim var.
I think,"Oh, at least I have got a chance of going home.Komik. Terfi olma ihtimalim var.
I may be getting a promotion. Funny.Sanırım gerçekten projemi onaylatma ihtimalim var.
