Examples of using Köklerinden in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Düşmanlardan korkarsın, ağaç köklerinden korkarsın.
Fakat çiçek açması, köklerinden evlâ mıdır?
Bana kendi köklerinden bahset!
sonra ense köklerinden vurulmuşlar.
Dedikoduları takip edeceğiz, köklerinden başlayın.
Aynı zamanda, belli işçi sınıfı eğilimleri kendi köklerinden uzaklaşmaya bürokratik ve düşman tarafından kafası karışıklaştırılmış dolayısıyla ona yakınlaşan bir yapıya gitmektedir.
Latin kelime köklerinden bahsediyorduk.'' Gress'' kelimesinden bahsettim.
İğrenç bir pasta yiyorsun tamboti ağacının köklerinden yapılmış, ve sırtlan gübresinden.
Amazonlardaki tropikal bitkilerin köklerinden imal edilen bir ilaç Formülünü benim bulduğum.
Ulu tarihimizin geçmişini hatırlatan gerçek bir mucize, kimlerin köklerinden geldiğimizi hatırlatan;
Amazonlardaki tropikal bitkilerin köklerinden imal edilen bir ilaç Formülünü benim bulduğum.
arkalarında bıraktıklarıyla uğraşmak, onların köklerinden kurtulması demekti.
Ottan bir yatakta yatmak… her birini köklerinden sökmektir. Hükmetmek budur.
Ağaçların köklerinden çıkıp Gözenekli kireçtaşından, aşağıya mağaraya kadar sızan, Ciddi derecede zehirli bir karbondioksit seviyesi söz konusu.
Bu bitkinin köklerinden demlenen çay strese iyi gelen
Hükmetmek budur. Ottan bir yatakta yatmak her birini köklerinden sökmektir. Onlar seni uykunda boğmadan önce.
Amarok, eski Türk kültür ve geleneklerinin köklerinden oluşan bir dövüş sanatıdır.
Köklerinden[ belirsiz] tür bileşikler yayıyor, ama Akasya ağaçları düşük
Bizansın Afrika üzerindeki egemenliği Gregorynin isyanı ve Arap zaferiyle köklerinden sallandı.
Yani şunun gibi çok uzun bir ağaca baktığımızda ve kendinize'' Köklerinden en tepeye kadar suyu nasıl taşır?'' diye sorarsanız cevap,