Examples of using Köylünün in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Bak şimdi. Şunu iyi anla. O dokuz tane köylünün ölmesi gerekiyordu.
Çoğu köylünün kendi adına hiçbir şeyi yok.
Çoğu köylünün annesi bu kadar ilgilenmez.
Köylünün kafasını karıştıracak süslü denklemler dışında.
Ölümü anlamak acı verir… soylunun da köylünün de sonu, aynı.
Bir avuç köylünün karşısında koca bir ordu var.
Sheftel sürekli'' Köylünün teki o.
Başında köylünün, işçinin gibi şeyler yazıyor mu?
Burası ağlayan çocuk sesini duyduğunda köylünün uyuduğu yermiş.
Böyle saçmalıkları bir avuç dik başlı köylünün kafasına sokuyor.
Hadi, bıçaklayın ve kesin Köylünün saldırısına öncülük edin!
Bahsettim biraz. Birçok köylünün vergiden şikâyet ettiğinden.
Bu köylünün sesi.
Köylünün tekiydi.
Eminmisin hiçbir köylünün seni bu gizemli kapşonlu katille dövüşürken görmediğine?
Sen ona saldırdığında köylünün gözlerindeki korkuyu hatırlıyor musun?
Bu köylünün bildiğine emin misin?
Bu köylünün işi var.
Köylünün dirgeni var
Bana köylünün teki ne söyledi, biliyor musun?