KAPI ÇALIYOR in English translation

• doorbell rings
• doorbell rang
• a knock at the door

Examples of using Kapı çalıyor in Turkish and their translations into English

Kapımız olduğunu bilmiyordum.- Kapı çalıyor.
I didn't know we had a doorbell. That's the doorbell.

Yeter. Kapı çalıyor.
Enough.- Uh, the d… the doorbell.

Anne, kapı çalıyor.
Mommy, the doorbell.

Uzaktan gelen çocuk sesleri[ kapı çalıyor] Açık.
Children Chattering In Distance[Knocks] It's open.

Kapı çalıyor, kapıyı açıyorum ve karşımda duruyor. Üzerinde onu en
I have this recurring dream about Rachel where the doorbell rings, and I go to the door,

Daha önce hiç görmedim, bu nedenle polis memurları kapı çalıyor komşuları soruyorsun eğer kimse onun vahşi bir yolculuk tanık oldu.
They never saw him before, so police officers are knocking on doors asking the neighbors if anyone witnessed his wild ride.

Kapı çalıyor. Evet elinde… hayır diyebilirsin…- Bak, elimde değil.
Yes you do… you can say no… Doorbell.- Look, I don't have any control.

Fırsat kapını çalıyor.
Opportunity knocks.

Fırsat kapınızı çalıyor! Kahretsin!
Goddamn! Opportunity knocks.

O günden beri… neredeyse her hafta… kara kıyafetli adamlar gelip kapımızı çalıyor.
Men in grey suits knock at the door. Almost every week since then.

Fırsat kapınızı çalıyor! Kahretsin!
Opportunity knocks. Goddamn!

Fırsat kapınızı çalıyor!
Opportunity knocks.

Kahretsin! Fırsat kapınızı çalıyor!
Opportunity knocks. Goddamn!

Fırsat kapını çalıyor.
Opportunity is knocking at the door.

Biri kapımı çalıyor.
Someone's knocking at my door.

Fırsat kapımızı çalıyor.
Opportunity is knock-knock-knocking.

Geçmiş kapını çalıyor şerif.
The past is knocking on your door, Sheriff.

Birisi kapını çalıyor ve tartışmaya başlıyor.
Someone knocks on your door and begins arguing.

Ölüm kapını çalıyor.
Death is knocking at your door.

FBI kapımı çalıyor.
FBI knocking at my door.