KAPALI in English translation

shut
kapalı
kapat
kapa
kes
kapandı
sus
çeneni
sustur
sesini
indoor
kapalı
salon
ev
iç mekan
i̇çerideki
closed
yakın
yakınlarda
yakin
kapalı
samimi
kapat
kapatın
yaklaştın
yakınız
sealed
mühür
fok
mühürle
kapatın
kapat
yalıtımını
conta
hatemidir
locked
kilit
kilitlemek
bir tutam
içeri
kapatın
kitle
kapat
hapse
is off
olmam
artık gitsek
bitmez
mi
bir
kapalı olması
confined
hapsedin
götürünceye
sınırı
kapatın
sınırlayıp
hapse
trapped
tuzak
bir tuzaktı
kapanı
hapset
blocked
blok
bloğu
bloke
engel
bir bloğu
sokağın
engelle
mahallede
kapatın
blokla

Examples of using Kapalı in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Yol kapalı. Şoför, arabayı kilitle.
Road's blocked. Driver, lock down the cab.
Sinyalleri kapalı.
Their signals are offline.
bu tarz kapalı mekanlara koyuyor.
Anderson shelters, confined spaces, things like that.
yerçekimi yok ve ısı birimleri kapalı.
the thermal units are off-line. but there's no gravity.
Cep telefonu kapalı.
His cellphone is off.
Keşfedilmemiş bir mezar girişi, kapalı bir tünel ve içinde hazine vaadi.
An undiscovered tomb entrance, blocked tunnel, the promise of treasures within.
Starling Merkez Bankasındaki tüm bilgisayarlar kapalı.
Computers at Starling Bank are offline.
duygularımız tarafından avlanıyoruz. sakin… kapalı.
our feelings prey upon us. quiet, confined.
Ama telefonu kapalı.
Her phone is off.
Ve Brecondan Cardiffe gelmeye çalışıyorlar fakat yollar kapalı.
They want to get from Brecon to Cardiff, but the road's blocked.
Ana iticiler kapalı.
Thrusters are offline.
Helyum?- Evet, Ben… kapalı yerlerden hoşlanmam.
Helium. I don't like being in confined spaces.- Yes, I.
Bettynin telefonu kapalı.
Betty's cell is off.
Çok fazla motor kapalı!
Too many engines are offline!
Younghonun telefonu kapalı.
Youngho's phone is off.
Artık sadece senin veya benim evim gibi kapalı alanlarda görüşmeliyiz.
Such as your place or mine from now on. We should only meet up in confined areas.
Biz çıkıncaya kadar, garaj kapısının kapalı olması gerekiyordu.
The garage door was supposed to be blocked till we got out.
Yenilmezler toplanın? Sinyalleri kapalı.
Avengers, assemble? Their signals are offline.
Ana iticiler kapalı.
The main thrusters are off-line.
Uçuş Yöneticisi kapalı.
Flight Director is off.
Results: 7550, Time: 0.0488

Top dictionary queries

Turkish - English