KONTROLÜNDEKI in English translation

• controlled
• control

Examples of using Kontrolündeki in Turkish and their translations into English

from Camp Deadly oyununda, Simpsonlar televizyon dizisinden Bart, acımasız danışmanların kontrolündeki yaz kampından kaçmaya çalışmaktadır.
the player controls Bart from the television series The Simpsons as he escapes from an unpleasant summer camp run by ruthless counselors.

Ve son olarak, kurbanın anısı üzerine söz veriyorum ki… tüm gücümüzle mafyanın kontrolündeki bu gruplarla savaşacağız.
Which the Mafia controls. And finally, in memory of this murdered man, I pledge to focus our battle against those special groups.

Senato eyaletlerinden toplanan vergilerin senatonun kontrolündeki aerariuma gönderilmesine devam edildi.
The revenue from senatorial provinces continued to be sent to the state treasury(aerarium), under the supervision of the Senate.

Terör örgütü YPG, DEAŞ karşıtı operasyon kapsamında ateş altına alınan Rakkada ölümden kaçan sivillerin, kontrolündeki kentlere girmesine izin vermiyor.
Civilians running for their lives from the siege of Raqqa by anti-DAESH forces aren't allowed by the YPG terrorist group to enter cities they control.

Srebrenitsadan sağ kurtulmayı başarmış birkaç kişinin Bosna Ordusu kontrolündeki topraklara ulaşmayı başardığı Nezuk kasabasından başlayıp Srebrenitsaya kadar süren üç günlük, 100 kilometre uzunluğunda bir Barış Yürüyüşü gerçekleştirildi.
100km-long March of Peace to Srebrenica occurred, beginning in the town of Nezuk, through which the few surviving men of Srebrenica managed to reach territory controlled by the Bosnian Army.

Sasani İmparatorluğu Kudüsü fethetti; Pers Şahı II. Hüsrev, Yakın Doğunun Bizans kontrolündeki alanlarını fethetmek için generali Şahrbaraz atadı.
brief siege in 614, during the Byzantine-Sasanian War of 602-628, after the Persian Shah Khosrau II appointed his general Shahrbaraz to conquer the Byzantine controlled areas of the Near East.

yeri kiralayabilme ihtimalini yakalayacaktır, sizin eski kabilenizin kontrolündeki.
a lease on a portion of land that you, as one of the last members of your tribe, control.

Ne kadar kontrolcü olduğumu keşfetmem için bana yardım ediyordu.
Discover how controlling I am. You see, he was helping me.

Ekonomik ve politik kontrolleri var, ama her şeyi sağlıyorlar.
They have control economically and politically, but they also provide.

Manuel kontrolleri, acil operasyon sistemlerine yönlendir.
Make sure manual control is routed to your emergency operational systems.

Manuel kontrolleri, acil operasyon sistemlerine yönlendir.
To your emergency operational systems. Make sure manual control is routed.

Erkekse, Hathorun kontrolünde olacak. Evet.
Yeah, and if they're male, they will be under Hathor's control.

Alt-ışın kontrolleri Güverte 8de, tam üstünüzde.
Is right above you on deck 8. The sublight control relay.

Binbaşı Carter, alt-ışın kontrolleri Güverte 8de, tam üstünüzde.
Relay is right above you on deck eight. Major Carter, the sublight control.

Nereye ilerlediğimiz üzerinde kontrolümüz yok demek!
It means we have no control over where we're headed!

Kinci ve kontrolcü olmasına rağmen. Biliyorum.
I know. Even if he can be controlling and vindictive.

Kinci ve kontrolcü olmasına rağmen. Biliyorum.
Even if he can be controlling and vindictive. I know.

Bianchi de arabasının kontrolünü kaybetti ve traktörün arkasına çarptı.
Bianchi lost control of his car and hit the back of the tractor.

Kontrole. Ve şu an bunu bana vermek üzeresiniz.
And that is what you are about to give me now. Control.

Kontrole. Ve şu an bunu bana vermek üzeresiniz.
Control. And that is what you are about to give me now.