Examples of using Konuşma özgürlüğü in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Konuşma özgürlüğü sonuçta.
O da konuşma özgürlüğü oluyor baba.
Konuşma özgürlüğü hareketine ev sahipliği yaptı.
Buna konuşma özgürlüğü denir Şef.
Neden? Ne? O esasen konuşma özgürlüğü hakkını kullandığı için tutuklandı.
demokrasi, konuşma özgürlüğü ve tabiki Mısır la ilgili her şeyle ilgilenirim.
Konuşma özgürlüğü, din ve basın özgürlüğünden hemen sonra gelir,
Konuşma özgürlüğü deniyor. Ayrıca o şarkıyı koşarak bana gelesin diye söylemedim.
Konuşma özgürlüğü, basın özgürlüğü,
Konuşma özgürlüğü resmi anlamda Makedonyada var olmasına karşın,
bu yeterli değil, temel hakların hürlüğü, konuşma özgürlüğü, özgür basın, eşitlik.
Öğrenciler her gün protestolar düzenlemeye başlayarak Pekinin Tiananmen Meydanında demokrasi, konuşma özgürlüğü ve özgür basın ister.
Maddesi. konuşma özgürlüğü, din özgürlüğü,
düşünüyorsanız olumsuz yansımalar oluşabilir! Evet, hepimizin konuşma özgürlüğü var ama bazı zamanlar, başkalarını düşünmeyip!
düşünüyorsanız olumsuz yansımalar oluşabilir! Evet, hepimizin konuşma özgürlüğü var ama bazı zamanlar, başkalarını düşünmeyip.
Bayan Ostrowiski, yaptığı şeyin yanlış olduğunu söylemek istiyor, Sayın Yargıç. Konuşma özgürlüğü, bakabilirsiniz, orada.
Kendi dilini konuşma özgürlüğü, kendi okul ve kiliseleriniz olmasından… Kendi haklarınızı hükmedebilmekten bahsediyorum.
Konuşma özgürlüğü olan dünyanın geri kalanına bu efsanenin arkasındaki gerçeği ortaya çıkarmak için her şeyi riske attığımızı söylemeye gerek yok.
İşten menetme taciz, müvekkilimin konuşma özgürlüğü hakkına tecavüz sorgulama sırasında, anayasal hakkı olan avukat bulundurma hakkına riayet etmeme.
Konuşma özgürlüğü.