KONUŞMA ZAMANI in English translation

time to talk
konuşacak vaktin
konuşmak için zaman
konuşma vakti
konuşmanın sırası
speech time
nutuk zamanı
konuşma zamanı
konuşma vakti
is time to chat

Examples of using Konuşma zamanı in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Grupla konuşma zamanı geldi.
Time to talk to the band.
Konuşma zamanı.
Conference time.
Ünlü konuğumuzla konuşma zamanı, Nick.
And now it's time to talk to our celebrity guest, Nick.
Şimdi onunla konuşma zamanı, ama yapamıyorsun.
Now's the time to talk to her, but you can't.
Konuşma zamanı.
It's time to talk.
Bu konuda konuşma zamanı geldi.
Now's the time to talk about it.
Konuşma zamanı geldi.
It's time we had a talk.
Şimdi konuşma zamanı.
It's time to talk.
Konuşma zamanı bitti.
Time for talking's done.
Konuşma zamanı geçti Bay Anderson.
The time for talking is past, Mr. Anderson.
Artık konuşma zamanı değil.
Well, talk is over now.
Konuşma zamanı bitti, Karl.
The time for talking has ended, Karl.
Basınla konuşma zamanı, Bakan Kanai.
It's time to speak to the press, Minister Kanai.
Konuşma zamanı şimdi.
Now's the time to talk.
Louis hakkında konuşma zamanı… siz bana onu alabilmek için yalan söylemeden önceydi.
The time to talk to me about louis was.
Lütfen. Konuşma zamanı artık bitti.
Please. Time for talk is over, now.
Lütfen. Konuşma zamanı artık bitti.
Please. Vanessa: Time for talk is over, now.
Lütfen. Konuşma zamanı artık bitti.- Bob.
The time for talk's over now.- Bob.- Please.
Lütfen. Konuşma zamanı artık bitti.
The time for talk's over now.- Please.
Lütfen. Konuşma zamanı artık bitti.- Bob.
Bob. The time for talk's over now.- Please.
Results: 115, Time: 0.0334

Konuşma zamanı in different Languages

Word-for-word translation

Top dictionary queries

Turkish - English