KUCAĞINA in English translation

lap
kucak
tur
dizine
fino
hold
bekleyin
sarıl
bir saniye
kalın
tut
bekle
tutun
dur
durun
dayan
arms
kol
silah
kolla
silahlandırın
kollu
embrace
kucak
kabul
kucaklamak
benimse
kabullen
bağrına
cuddle
sarılmak
kucaklaşma
sarılmak misin
kucaklamak
birbirimize sarılarak yatmalıyız
laps
kucak
tur
dizine
fino

Examples of using Kucağına in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Kucağına oturmak zorunda değilsin.
You don't have to sit in her lap.
Gökten kucağına düştü?
She fell from the sky into your lap?
Kucağına oturmam gerektiğine emin misin?
Are you sure I have to sit in your lap?
Senin oğlunu kucağına alamamanın nasıl kötü bir şey olduğunu.
That what a tragedy it was that you never got to hold your son.
Her çocuğu kucağına alacaksın ve ne istediğini soracaksın.
So you just take each child on your lap and ask it what he wants.
Kucağına oturmak için bilete ihtiyacım var mı?
Do I need a ticket to sit on your lap?
Natalieyi şeytanın kucağına teslim ettim.
I have delivered natalie right into the devil's lair.
Biri… Birinin kucağına mı oturuyorsun?
Do you sit on someone's lap or what?
Sanırım birinizi kucağına oturmak zorundayım.
Guess I will have to sit on somebody's lap.
Kaç kere kucağına oturmaya çalışsan da durum bu.
No matter how many times you try to sit on his lap.
Kucağına düşen şu küçük işin.
That little job that fell into your lap.
Kucağına oturabilmek için, bir saat sırada beklemek zorunda kaldım.
I had to wait for a hour to sit on his lap.
Kucağına bomba mı bıraktın?
You dropped a grenade in his lap?
Oğlunu kucağına alacak mısın?
Will you hold your son?
Mike Bell kucağına nasıl düştü, Kevin?
How did Mike Bell just fall into your lap, Kevin?
Dizginleri kucağına bırakıp kaçıyor.
He's dropping the reins in your lap.
Çocukların, kucağına oturmasına izin mi vermemi istiyorsun?
You want me to allow children to sit in his lap?
Neden kucağına aldı?
Why is he picking her up?
Beni kucağına almasını istiyorum.
I want her to pick me up.
Kucağına oturduğunuzu itiraf ettiniz.
You admitted you sat on his lap.
Results: 349, Time: 0.0393

Top dictionary queries

Turkish - English