Examples of using Kumda in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Kumda işe yarar.
Aracım kumda battı, yani elendim.
Kumda deniz taraklarının kokusunu alır ve onları çıkartırlar.
Bunu 10 dakika kumda silkelersen ortaya çıkan tek şey pas olur.
Hiç iz bırakmadan kumda yürüyen bir yengeç gibi yumuşak olmaya çalış.
Burada da kumda sörf yapan bir adam var.
Yüksek ihtimalle çocukken, kumda oynarken.
Marsta gezginler kumda ölecek.
Hayır, tüm hayatımı Kumda geçirdim.
Bu Pazar gününü böyle kumda karıncaları sayarak bitirmeyeyim.
Özellikle kumda.
Shooter şu anda kumda.
Crixus. Seni yeniden kumda gördüğüme çok sevindim.
Crixus. Seni yeniden kumda gördüğüme çok sevindim.
Birkaçınız öğleden sonra kumda dövüşeceksiniz.
Onlara fazla yüklenme, kumda koşuyorlar.
Devekuşu yumurtalarını yere bırakır, Onları kumda ısıtır.
Unutulmuş savaşçılar gibi kumda paslanıp gidiyorlar.
Kısmet, kumda yazılıdır.
Evet. Bir çöldesiniz, kumda yürüyorsunuz… tam o sırada, birden yere bakıyorsunuz.