MIZRAKLA in English translation

with a spear
mızrak
mızrakla
with a lance
bir mızrağı
mızrakla

Examples of using Mızrakla in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Mızrakla bir şeylerin içinden geçmek istiyorum.
I want to run something through with a spear.
Eski yeşil bereli askerlere karşı mızrakla savaşmamızı mı istiyorsun?
You want us to fight former Green Berets with spears?
Hazır bulunduğun savaşlar, kılıç ya da mızrakla yapılır!
In battle you stand ready with sword or spear.
Hatta belki bir aslanı misilleme olarak mızrakla öldürdüklerini bile.
They might even have speared a lion in retaliation.
Daha etrafımızda olduklarını anlamadan Ensign ONeila mızrakla saldırdılar.
Well, Ensign O'Neill got a spear through the body before we even knew they were around.
Birkaç da mızrakla ok yaparız.
we can cut some spears and arrows.
O zaman onu mızrakla öldürürüm.
Then I will spear him.
Ben de onları mızrakla öldürüyorum.
Where I can spear them.
Öyle olmak zorunda değil Mick. Mızrakla beni getirmek çok kolay olur.
With the spear, it would be so easy to bring me back.
Bir bakalım. Bir hayaleti kurşun ya da mızrakla öldüremezsin.
Let's see now, you can't kill a ghost with a bullet or a spear.
Afrikada, 11 yaşındaki Masai çocukları… mızrakla aslan öldürür.
You know… Masai boys in Africa, 11 years old, they kill lions with spears.
Afrikada, 11 yaşındaki Masai çocukları… mızrakla aslan öldürür.
Masai boys in Africa… They kill lions with Spears. 11 years old.
Afrikada, 11 yaşındaki Masai çocukları… mızrakla aslan öldürür.
Masai boys in Africa… 11 years old… they kill lions with spears.
Utanç verici! Hazır bulunduğun savaşlar, kılıç ya da mızrakla yapılır!
In battle you stand ready with sword or spear. Disgraceful!
Afrikada, 11 yaşındaki Masai çocukları… mızrakla aslan öldürür.
They kill lions with spears. You know… Masai boys in Africa, 11 years old.
Evet Ishbo, daima mızrakla balık avlarız. Mızrakla.
With spear. Really Ishbo, we have always fish with spears.
On bin kalkan ve mızrakla.
With ten thousand shields and spears.
Çiviler ve boyalı mızrakla.
By the nails and painted spear.
O gün, Piskoposun dediği gibi mızrakla öleceğimi anlamıştım.
By the spear like the Bishop said. I knew then that I would die that night.
Ölüm perisi. Mızrakla.
Banshee. By the spear.
Results: 111, Time: 0.0252

Top dictionary queries

Turkish - English