Examples of using Mazlum in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Oldukça özgürsün, hiç de öyle mazlum bir halin yok.
Bu memlekette, ya zalimsin ya mazlum.
Biz artık mazlum değiliz.
Ulus olarak… mazlum muamelesini kabul etmeyeceğiz.
Tüm mazlum hayvanları salın!
Mazlum kim?
Çok fazla mazlum var.- Ben gittim.
Orada pek çok mazlum var. Ben gittim.
Çok fazla mazlum var.- Ben gittim.
Vay. Haşmetlim, bu mazlum çapulcular… sana harika bir haber getirdi.
Kibar İsa, uysal ve mazlum Kolla ve gözet bu küçük çocuğu.
Kibar İsa, uysal ve mazlum Kolla ve gözet bu küçük çocuğu.
Kibar İsa, uysal ve mazlum Kolla ve gözet bu küçük çocuğu.
Meryemmiş o mazlum anne.
Ve zavallı, zavallı mazlum Brutus suçsuz.
Sarı Irmakta bir balık olmak isterim Mazlum bir köle değil.
Ben gittim. Orada pek çok mazlum var.
Çok fazla mazlum var.
İhtiyacımız olan şeyler. Orada bolca mazlum var.
Bakire. Günah kadar mazlum. Masum.