Examples of using Meseleler in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Harveynin… halletmis oldugu meseleler.
Bunlar uluslararası meseleler!
Marvinle konuşmamız gereken önemli meseleler var.
Harveynin… halletmiş olduğu meseleler.
Dün bahsettiğimiz bütün o önemli meseleler.
Dinle Sid, bu hafta sonu olacak şeyler ailevi meseleler.
Ayrıca Dr. Farragutun bilmek isteyeceği başka maymunlu meseleler de var.
Evet. Annenle konuşmam gereken bazı meseleler var.
Konuşmamız gereken bazı meseleler var.
Kişisel meseleler.
Ruhundan arta kalan bu parçayla başarabileceğin meseleler.
Söyledi, babasıyla çözmesi gereken bazı meseleler varmış.
Polis işi ve,… kişisel meseleler.
Ruhundan arta kalan bu parçayla başarabileceğin meseleler.
Ne?- Şahsi meseleler çıktı?
Ne hakkında?- Özel meseleler.
Eminim size kimsenin söylemediği meseleler var.
Büyükannemin bir işi vardı da.- Ailevi meseleler.
Kahve getirmekle hastaları tedavi etmek birbirinden tamamen farklı meseleler.
finansal meseleler.