Examples of using Olmayanlara in Turkish and their translations into English
{-}
- 
                        Colloquial
                    
- 
                        Ecclesiastic
                    
- 
                        Ecclesiastic
                    
- 
                        Computer
                    
- 
                        Programming
                    
Aileden olmayanlara kasayı göstermemem gerekiyor.
Reşit olmayanlara vurmak yasa dışı.
Reşit olmayanlara ve büyük şirketlere.
Layık olmayanlara ne yapıyorlar, biliyor musun?
Grubun parçası olmayanlara ne olduğunu  biliyor musun?
Layık olmayanlara ne yapıyorlar, biliyor musun?
Tamam, bu defterde olmayanlara bakalım.
Gençler için: New York Eyaletinde Reşit Olmayanlara Cezai Yaptırımlar.
Ama şimdi muhtaç olmayanlara yardım ediyorum.
Anne, yetenek yarışmasına hazır olmayanlara acırım ben.
Yapılanları protesto ediyorum. polis şiddetini ve beyaz olmayanlara Milli marş sırasında diz çöküyorum.
Yiyecek bir lokma ekmeği olmayanlara ekmek ver.
Pekala, şimdi sabıkası olmayanlara bakalım.
Halkımın geri kalanı gibi Nehiryeli de insan olmayanlara güvenmiyor.
Aileme, yeni aldıkları otelin reşit olmayanlara servis yaptığını söylemem gerek.
Size, dürüst olmayanlara, gerçeği söylemeyenlere ne yaptığımızı göstermek istedim.
Koruyucu gözlüğü olmayanlara yere oturmaları
Ama senin gibi dürüst adamlar geri çekiliyorsa… yol, vicdanı ve vizyonu olmayanlara açık olacak… Sedàra ve benzerleri için… ve gelecek yüzyıllar için herşey eskisi gibi olacak.
Ne yazık! Bildiğin gibi, ben hayatımı benim kadar şanslı olmayanlara… yardım etmeye adadım.
Efendim, eğer elimde öyle bir parça olsaydı  bile eminim cephane satışının kısıtlandığını ve Japon olmayanlara satımının şiddetle yasaklandığının farkındasınızdır.