ONURUYLA in English translation

honor
onur
şeref
yargıç
namus
onurlandır
with dignity
onurlu
şerefiyle
haysiyetle
saygın
asaletle
vakarla
gururla
ağırbaşlılıkla
itibarla
saygılı davranırdık
honour
onur
şeref
onurlandır
yargıç
ikram
honorably
şerefle
onurlu
honors
onur
şeref
yargıç
namus
onurlandır

Examples of using Onuruyla in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Daha iyi, onuruyla gömülmeyi hakediyordu.
He deserved better, a burial with honor.
Bir Myposlunun onuruyla oynayamazsın.
You don't mess around with a Mypion's honor.
Benim kızımın haysiyeti ve onuruyla nasıl oynarsınız?
How could you play with my daughter's dignity and honor?
Henüz 19 yaşındasın ama onuruyla ölenlerin arasındaki yerin güvencede.
You are only 19, yet your place among the honoured dead is secure.
O Sto-Vo-Kor da onuruyla ölenler arasında yerini almış olabilirdi.
He could have taken his place among the honoured dead in Sto-Vo-Kor.
Onun için, onuruyla ölmek, korkak olarak yaşamaktan daha iyi.
For him, better to die with honor than live as a coward.
O onuruyla ölmeyi tercih etti.
She chose to die with pride.
Benim ailem onuruyla yaşıyordu dinazor yumurtası çalarak.
Our family made an honest living stealing dino eggs.
Ailemizin ve kızımızın onuruyla oynamanın bedelini ödeyecekler!
He will have to pay for toying with the honour of a girl from our family!
Onuruyla gitmek istedi.
He went down with honors.
Efendi Ho ringe çıkıp benimle onuruyla savaşmanız için hepinize meydan okuyor.
Master Ho will challenge any of you to step in the ring and fight me with honor.
Charlienin onuruyla ölmek isteyeceğini düşünüyorum.
I believe that Charlie would wanna die with dignity.
Eğer değilse, onuruyla ölmüştür. Kendi insanları için savaşarak.
If not, then she died with honor… fighting for her people.
Onuruyla hizmet etti.
He served with honour.
Kadının onuruyla öldü.
Your woman died well.
Sadece onuruyla ölsün diye.
That he would die with some honor.
Onuruyla bağlıdır.- General Tarish.
Is bound by honor.- Commander tarish.
Onuruyla bağlıdır.- General Tarish.
Commander Tarish… is bound by honor.
Onuruyla bağlıdır.- General Tarish.
Commander Tarish is bound by honour.
Onuruyla ölmek, korkak olarak yaşamaktan daha iyi. Onun için.
Better to die with honor than live as a coward. For him.
Results: 97, Time: 0.0495

Top dictionary queries

Turkish - English