Examples of using Oyunun kuralları in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Ama sonra gözümü toptan ayırdım ve bunun gibi oyunun kuralları değişti.
Dünyadır satranç tahtası, taşlar da kâinatın görüngüleri, doğa kanunudur oyunun kuralları.
Oyunun kuralları da var, aletini ve/veya taşaklarını farklı şekillerde gösterip, daha fazla tekme hakkı kazanabilirsin.
ama bunlar bu oyunun kuralları.
Oyunun kuralları ağ dolduğunda… son ana kadar beklemeyi, sonra suya atlayıp… dibe yüzmeyi ve… işlerin bitmesini beklemeyi gerektirir.
Oyunun kuralları, hayvanların görüş alanı dışında… rüzgâr yönünde bir gözetleme yeri seçmek… pozisyon almak
kâinatın görüngüleri, doğa kanunudur oyunun kuralları.
Oynadığımız oyunun kurallarının… işe yaramaz ve yetersiz olduğunu hissettim.
Oyunun kurallarının onlar olduğunu varsayalım.
Oyunun kurallarına uymalıyız.
Oyunun kurallarından haberiniz yok mu?
Oyunun kurallarının içine etmek istemem.
Oyunun kurallarının öyle olduğundan oldukça eminim.
Sizi oyunun kurallarına dikkatlice uymaya davet ediyorum.
Her kim oyunun kurallarına riayet etmezse, her an öldürülebilir.
Oh, oyunun kurallarını bilmiyorum.
Öyleyse birinin bu dişiye oyunun kurallarını öğretmesi gerek!
Katil bize oyunun kurallarını anlatıyor.
Oyunun kuralına göre ben şok olmalıyım.