RULES in Turkish translation

[ruːlz]
[ruːlz]
kuralları
rule
number
law
code
regulation
policy
norm
kurallar
rule
number
law
code
regulation
policy
norm
kurallara
rule
number
law
code
regulation
policy
norm
kural
rule
number
law
code
regulation
policy
norm

Examples of using Rules in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
A flower garden isolated from the rules of the outside world.
Dış dünyanın kurallarından izole edilmiş bir çiçek bahçesi.
We haven't any rules. We sing because we like to.
Kuralımız yok. Şarkı söylüyoruz, çünkü seviyoruz.
I will obey your rules.
Sizin kurallarınıza uyarım.
I didn't make our rules and regulations. I'm sorry.
Üzgünüm. Kurallarımızı ve düzenlemelerimizi ben yapmadım.
And there are two rules.
İki kuralımız var.
So sorry, Pooh. Well, rules are rules.
Kural kuraldır. Çok üzgünüm, Winnie.
You got your rules and we got the gang's rules..
Sizin kendi kurallarınız, bizim de çete kurallarımız var.
Maybe it's one of his rules. Who knows?
Belki kurallarından biridir. Kim bilir?
Roger. I have two simple rules. Bert.
İki basit kuralım var. Bert. Roger.
Bert, I have two simple rules. Roger.
İki basit kuralım var. Bert. Roger.
We had a deal and you sold me out. My rules.
Benim kurallarım. Bir anlaşma yapmıştık ama beni sattın.
My rules. We had a deal
Benim kurallarım. Bir anlaşma yapmıştık
It's supposed to mean freedom from oppression and rules.
Özgürlüğün, baskı ve kuraldan arınma anlamına gelmesi gerekiyordu.
Master the rules, so you know how to break them.
Kurallarda ustalaş ki onları nasıl çiğneyeceğini bilesin.
Okay.- Cool. How many rules do you have?
Tamam. Senin kaç kuralın var?- Harika?
How many rules do you have? Okay.- Cool.
Tamam. Senin kaç kuralın var?- Harika.
He was right. Master the rules, so you know how to break them.
Haklıydı. Kurallarda ustalaş ki onları nasıl çiğneyeceğini bilesin.
Cool. Okay. How many rules do you have?
Tamam. Senin kaç kuralın var?- Harika?
So what do you say to following my rules from now on?
Şu andan itibaren benim kurallarımı uygulamaya ne dersin peki?
You must not expect your Queensbury rules here, Mr Harcourt.
Queensbury kurallarınızı burada beklememelisiniz Bay Harcourt.
Results: 17914, Time: 0.0767

Top dictionary queries

English - Turkish