REPLIK in English translation

• line
• cue
• lines

Examples of using Replik in Turkish and their translations into English

Sabrina, birlikte replik çalışabilir miyiz?
Sabrina, can I run lines with you?

Replik. Yani, yetenek denemesi gibi mi?
You mean, like, for an audition? Your call-back.

Çoğu replik onda.
He's got most of the lines.

Şüpheliye silah çektiğinde replik, FBI, eller yukarı!
The line is, FBI. When you draw down on a suspect!

Replik şöyle:'' Yeni daimî yuvan olan Turşu Fıçısı Şelalesine… hoş geldin Viva Kayıp Sayfalar.
Is"Welcome to Pickle Barrel Falls, The line Viva Lost Pages.

Replik şöyle:'' Yeni daimî yuvan olan Turşu Fıçısı Şelalesine… hoş geldin Viva Kayıp Sayfalar.
Viva Lost Pages. The line is"Welcome to Pickle Barrel Falls.

En sevdiği replik ise Supermanin.
Oh… His favorite quote was from Superman.

En sevdiği replik ise Supermanin.
His favorite quote was from Superman.

Ne replik. Devam et, aptal filmini izle!
Go ahead, watch your stupid movie.- Oh, What a line!

Replik neydi? Özür dilerim.
What's the line? I'm sorry.

Daha az replik. Ama George, o zaman.
Less words. But George, should we then.

Replik neydi? Özür dilerim?
I'm sorry.- What's the line?

Bu replik de nedir böyle?
What kind of line is that?

Bu replik değil.
It's not a line.

Replik uydurmamı o söyledi.- Replik uyduruyordun.
Those are not the lines. 是导演叫我自由发挥的 Well, he told me to make up lines..

Replik bu değildi.
That's not the line.

Versacenin en sevdiği replik bir Rus yazardandı;
Versace's favorite quote from a Russian author.

Replik ver.
Feed me a line.

Bu replik Dilip Kumardan değil.
That's my line not Dilip Kumar's.

Replik değildi. Çok kötüydü.
That's not a line. It's awful.