Examples of using Sıranızı in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Güzellerim sıranızı bekleyin. Daha da hanım!
Sıranızı satın alacağım.
Tek yapman gereken sıranızı koymanız ve geri kalanını da yapmanızdır.
Lütfen sıranızı bekleyin.
İşte bu. sıranızı bekleyin.
Numara kartınızı alın sıranızı bekleyin.
Çok sıkılırsanız, bizi Kalilah diye bağırır ve sıranızı kaybedersiniz.
Onu 3-4 haftada bir ziyaret edin, sıranızı bekleyin.
Afedersiniz beyefendi ama siz de bizim gibi sıranızı bekleseniz. Saatlerdir bekliyoruz.
Afedersiniz beyefendi ama siz de bizim gibi sıranızı bekleseniz. Saatlerdir bekliyoruz.
Onu 3-4 haftada bir ziyaret edin, sıranızı bekleyin.
Tek isteğim bir John Hancock. Sıranızı beklemelisiniz.
Harika. Şimdi de siz sıranızı kullanmak ister misiniz?
Eğer halefiyet sıranızı bozduysam özür dilerim, ancak tekrar heykel olmayacağım!
Eğer halefiyet sıranızı bozduysam özür dilerim, ancak tekrar heykel olmayacağım!
Afedersiniz beyefendi ama siz de bizim gibi sıranızı bekleseniz. Saatlerdir bekliyoruz.
Ama, eğer yapmazsan, Ev kuralları, ev sahibinin sıranızı almasını buyuruyor.
Rockford Şeftalilerinde vuruş sırası 5 numaralı,
Atış sırası 44 numarada, Coop'' Airman'' Cooper!
Swinglerde atış sırası 22 numaralı Salvador Torrese geçiyor.