Examples of using Sadık ve güvenilir in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Sonunda sadık ve güvenilir bazı kardeşlere sahip olabilmeyi istemiştim. Ve bence her türlü bağı paylaştık.
en sadık ve… güvenilir iki danışmanımın tam tersini… düşündüğünü bilmek isterim.
Başkaban John Major, George Thornton kabinemdeki en sadık ve'' güvenilir kişilerden biridir dedi.'' bak sen.
Kararlı, sadık ve güvenilir birisi.
Zor, sadık ve güvenilir birisin.
Kefflin, Netanın en sadık ve güvenilir ikinci adamlarından biri.
Babamım bir sürü sadık ve güvenilir adamı var.
Bu senin sadık ve güvenilir bir arkadaş olduğunu gösterir ve buna saygı duyarım.
Sadık ve güvenilir olabilirim? Regina, eğer yalan söylüyorsam onun için nasıl.
Bu nedenle iyileşene kadar sizinle sadık ve güvenilir dostum Frederick Rudd aracılığı ile ilgileneceğim.
Pekî ya bu? Sâdık ve güvenilir.
Ayrıca sadık, güvenilir ve birlikte eğleniyoruz.
O güvenilir ve sadık bir arkadaştı.
O güvenilir ve sadık bir dosttu.
Güvenilir ve sadık bir ortak bulmak… neredeyse imkansız.
Adamlarım güvenilir ve sadık, seni temin ederim.
Yandaşın, senin sadık ve güvenilir sırdaşın.
Bu senin sadık ve güvenilir bir arkadaş olduğunu gösterir ve buna saygı duyarım.
Merlin, ne kadar sadık ve güvenilir bir uşak olduğunu anladım.