Examples of using Sadece an meselesi in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Birinin aşağıya inmesi sadece an meselesi.
Arınacak çok şey var ama sadece an meselesi.
Bu binayı da aramaya başlamaları sadece an meselesi.
Seni yenmeye başlaması sadece an meselesi.
Güvenlik kapılarını aşmaları sadece an meselesi.
Kendisine başka bir kurban bulması sadece an meselesi.
Bütün bunlarla,… HANı yakalamamız sadece an meselesi.
Benden haber yapmaları da sadece an meselesi artık.
Ihabın kendisini yakalamamız da artık sadece an meselesi.
Seni de suya atması sadece an meselesi.
Birilerine zarar vermesi sadece an meselesi.
Benden haber yapmaları da sadece an meselesi artık.
Reignin Juliayı Puritye dönmeye zorlaması sadece an meselesi.
İşaret gönderildiğine göre… artık sadece an meselesi.
Hala hayatta,… ama sadece an meselesi.
Bizi arkadan bıçaklaması Şimdi, Sonya bu casus ise sadece an meselesi.
Burada olduğumuzu fark etmeleri sadece an meselesi.
Tamamen kontrolüm altına girmesi sadece an meselesi.
Tulita… bir asker olarak, söyleyebilirim ki Calles devrilecek, bu sadece an meselesi.
Sana yardım etmeme izin ver. Başka birine daha zarar vermen sadece an meselesi. Kendimden bahsetmiyorum.