Examples of using Sallanıyor in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Isındı ama çok sallanıyor.
koş Yüzünde masumiyet Kolların sallanıyor.
Kulenin tepesinde boş boş sallanıyor!
Evet, bütün ev sallanıyor.
Dört, ilmik sallanıyor.
Testis torbası sağlam… ama orada öylece sallanıyor. Ne oldu?
Minibüs sallanıyor. Bence kapıyı açma.
Köprü sallanıyor. Kaldırın!
Tekne sallanıyor.
Dallar gibi sallanıyor.
Hey garson, bu masa sallanıyor.
Yürüdüğü zaman yer sallanıyor.
Ve benim alet sallanıyor.
Sağol.- Şuradan bir ip sallanıyor.
Öyle yükseklerde ki kulenin tepesinde boş boş sallanıyor!
Minibüs sallanıyor. Bence kapıyı açma.
Yer nasıl sallanıyor böyle?
Evet, ama sallanıyor.
Masa niye bu kadar sallanıyor?
Rebecca sallanıyor.