Examples of using Sen ve kardeşlerin in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
biz daha çocukken… sen ve kardeşlerin, hep benimle dalga geçerdiniz çünkü ben farklıydım.
Zaman döngüsünün yinelenmesine engel olman gerek, yoksa sen ve kardeşlerin öldürüleceksiniz, ve ölümüm anlamsız olacak.
Fakat sonra dedektifin teki ortaya çıktı ve… sen ve kardeşlerin hakkında sorular sormaya başladı.
yedirmekten memnun ama inan bana gerçek şu ki, çorak tarlalarınız bazı zengin generallarin servetine eklenirken sen ve kardeşlerin isimsiz mezarlarda çürümeye mahkûm olacak.
çorak tarlalarınız bazı zengin generallarin… servetine eklenirken sen ve kardeşlerin isimsiz mezarlarda çürümeye mahkûm olacak.
çorak tarlalarınız bazı zengin generallarin… servetine eklenirken sen ve kardeşlerin isimsiz mezarlarda çürümeye mahkûm olacak.
çorak tarlalarınız bazı zengin generallarin… servetine eklenirken sen ve kardeşlerin isimsiz mezarlarda çürümeye mahkûm olacak.
Ya sen ve kardeşim toplanıp bu gece buradan gidersiniz.
Bunlar sadece suretler, sen ve kardeşinin taptığına benzer zararsız oyuncak bebekler.
Bizim araştırmamız devam eder, sen ve kardeşin yine de sallanırsınız.
Çünkü sen ve kardeşlerinin büyük bir problemi var.
Sen ve kardeşinin arası nasıl biliyorum.
DNAsında seni ve kardeşlerini yaşayabilir kılan sentetik dizilim yoktu.
Herkes sen ve kardeşinin sahip olduğu şekilde büyüyecek kadar şanslı değil.
Yani sen ve kardeşin gösteriş yapıyorsunuz.
Baban seni ve kardeşlerini taht odasına bekliyor.
Becky, sen ve kardeşinin çok yakın olduğunuzu söyledi.
Çünkü sen ve kardeşlerinin büyük bir problemi var. Neden?
Seni ve kardeşlerini kaybetme korkusundan.
O halde sen ve kardeşinin sonu akıl hastanesinde bitmedi?