Examples of using Seni ikna etmeye in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Oliver dönmeyeceğini söyledi… Ben de gelip seni ikna etmeye çalışayım dedim.
canavarların gerçek olduğuna ve aramızda yaşadıklarına dair seni ikna etmeye geldim.
Inanamıyorum, merdivende senin birine suikast yapman için seni ikna etmeye çalışıyorum.
Mantıklı olmaya çalıştım. Merhametli bir şekilde seni ikna etmeye çalıştım. Ama sabrım tükeniyor.
Sonrasında, dışarıda buluşmalara çıkacaksınız bekaretini kaybetmen için seni ikna etmeye çalışacaklar.
İnce bir tülün arkasından konuşarak… hayatta bazı çığır açan tümsekler olduğuna… seni ikna etmeye çalıştığım kısmı geçebilir miyiz?
Seni ikna etmek benim için çok kolay, değil mi?
Seni ikna etmek benim işim değil ki.
Seni ikna etmek istiyorum.
Seni ikna etmeyi umuyordum ama ameliyatı yapmamıza izin vermiyorlar.
Sadece o korkunç gazetesinde yazman için seni ikna etmek istiyor.
Baba, seni ikna etmek istiyorum!
Dünden önceki gün Saint-Tropeze gitmemiz gerektiğine seni ikna etmeyi başardı.
Seni ikna etmemi istiyor bir parçan.
Seni ikna etmek.
Baba, seni ikna etmek istiyorum,… ama intihar tehdidiyle değil.
Seni ikna etmeyi beceremedim. Niye?
Ama aramamın sebebi seni ikna etmek değil.
Biraz daha kalman için seni ikna etmeyi ummuştum.