Examples of using Senin onuruna in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Senin onuruna büyük bir şölen düzenleniyor.
Senin onuruna söylüyorlar.
Bu tarife, senin onuruna Küçük Yarı Meksikalı Kızıl… diyeceğiz.
Senin onuruna büyük bir şölen düzenleniyor.
Ve geri kalan şeyleri, senin onuruna Stoneheart diye adlandıracağım!
Bu organizasyon senin onuruna ve biz hastaneden hiçbir arkadaşını dahil etmemişiz.
Ondalık linç korkusuyla ve senin onuruna… yapılan kutlamanın verdiği şan hayaliyle hareket eden… lejyonlarım son yürüyüşlerine başlayacak.
Ondalık linç korkusuyla ve senin onuruna… yapılan kutlamanın verdiği şan hayaliyle hareket eden… lejyonlarım son yürüyüşlerine başlayacak.
Gün doğumunda, ondalık linç korkusuyla ve senin onuruna… yapılan kutlamanın verdiği şan hayaliyle hareket eden… lejyonlarım son yürüyüşlerine başlayacak.
Ayrıca burada diyor ki, alıntı yapıyorum'' Senin onuruna sahip'' Tam yanına da paraf atmışsın.
Burada neler oluyor? Senin onuruna hazırladığım kahvaltı pikniğinden önce Gizemli ada meyvelerinden oluşan bir aperatif.
İkimizin senin onuruna kavga etmesini görmenin… hayallerinin gerçekleşmesi gibi olacağını sanıyordum.
Senin onurun nerede?
Senin onurun yüzünden maaşımızdan mı olalım?
Bunun senin onurun olduğunu biliyorum, ama mahkemeler onda bazı değişiklikler yaptılar.
Senin onurunu koruyordum.
Senin onurunu çaldı.
Senin onurunu korudu.
Ebu Süfyan! Senin onurun nerede?
Nerede senin onurun?