Examples of using Sevimli in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Evet, ve bu sevimli, şirin ve hayran olunası uzaylı ortaya çıkar.
Çok sevimli. Kendimi sana yakın hissettiriyor.
Yedi sevimli cücenin bir madende ortaklıkları varmış.
Panda mı? Tatlı, sevimli… küçük bir panda.
Sadece hoş, sevimli bir kız gibi gözüktü.
çok sevimli bir kız, ve çok da zengin.
Belki sevimli değiliz, bilirsiniz?
Ne kadar sevimli olduğunu biliyor musun, Sylvie Fowler?
Sevimli! Son bir tane?
Sevimli ve kırılgan olduğu kadar dürüst ve doğrudan.
Susan! Sevimli arkadaşlarına ne ikram etsem?
Panda mı? Tatlı, sevimli… küçük bir panda?
Seni şu büyük ağabeylerinden biri zannettim. Sevimli dinozor.
Ben onu oldukça sevimli ve değişimini ise önemli görüyorum.
Tom çok sevimli bir adam.
Ne kadar sevimli! Köpekleri sevdiğini bilmiyordum!
Hatta sevimli. Sadece kazanmak istedim.
Amerikanın en sevimli çifti ani bir dönüş yaptı
Bir Tutam O Agnes'' den daha sevimli bir şeye ihtiyacım vardı.
Sevimli, saf ve olgunlaşmamış olarak tasvir edilir.