Examples of using Tutarsanız in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Değişir. Eğer kısa tutarsanız.
Yani, burası Dünya. Onu uzaydaki gibi asılı tutarsanız.
Beni burada yeterince uzun tutarsanız siz de görürsünüz.
Eğer siz ikiniz gözlerinizi açık tutarsanız, büyük faydanız olacaktır.
Ha bir de bunu kesinlikle gizli tutarsanız memnun olurum.
Biz bu fotoğrafı Priyanın yatak odasında tutarsanız!
Acele et be. Çenenizi kapalı tutarsanız, zarar görmezsiniz.
Eğer siz ikiniz gözlerinizi açık tutarsanız.
Hadi! Eğer siz ikiniz gözlerinizi açık tutarsanız,!
Ellerinizi ve ayaklarınızı onun ağzından uzak tutarsanız sorun yaşamazsınız.
Evet, daha uzun tutarsanız sorunlar çıkmaya başlayabilir.
Tommy için değil. Ve sesinizi alçak tutarsanız… sevinirim.
Tamam, onları belli bir yolda tutarsanız farklı yükekliklerde paralel çizgiler elde edersiniz fakat buna ek olarak ritim de elde edersiniz.
Ama eğer Kutsal Ruhu her zaman yanınızda tutarsanız, bütün bu yolların hepsi Tanrı tarafından kutsanmış olacak.
Fakat gizli polisler… daha iyisini yapmalıydınız Eğer kötü adamları canlı tutarsanız… bilgi alırsınız.
Bebeği, kaynaktan ayrı tutarsanız bu süreci tekrarlamamız gerekecek. Komutan Waterford?
Ama sana aşık olmak zorunda kalırım. Beni bir dakika daha burada tutarsanız, hayatımı kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya kalmazdım.
Bebeği, kaynaktan ayrı tutarsanız bu süreci tekrarlamamız gerekecek. Komutan Waterford?
Bebeği, kaynaktan ayrı tutarsanız bu süreci tekrarlamamız gerekecek. Komutan Waterford?
Ve mümkün asla konum Kendi bir aile yapmak için Eğer kaçıyor tutarsanız olanlardan zaten var.