Examples of using Uğraştın in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Sen yeterince uğraştın. Ben giderim.
En çok ne tür uçaklarla uğraştın?
Onunla mı uğraştın?
Anlıyorum, bugün çok uğraştın.
Bütün gece bebekle mi uğraştın?
Jamshed Singh Rathod ile uğraştın.
Uyuşturucuyla uğraştın.
Arabanı dışarda gördüm. Bütün gece bunlarla uğraştın, değil mi?
Neden beni anlamaya uğraştın?
Peki sen niye o eroin satıcısıyla uğraştın?
Dün, iki saat boyunca labirent çizmeye uğraştın.
Yok olmuş mutluluğuna tekrar sahip olmak için çok uğraştın.
Beni her zaman eleştirdin, her zaman benimle uğraştın.
Tüm gün neyle uğraştın?
Sen yeteri kadar uğraştın.
En azından çocuklarla uğraştın.
Bunu saklamak için bir seneden fazla uğraştın.
Evinden çıkartmak için bayağı uğraştın gibi geldi bana.
Benim için çok uğraştın.
Evet, 30 saniye kilitle uğraştın.