YIL ÜST ÜSTE in English translation

• years in a row
• consecutive years

Examples of using Yıl üst üste in Turkish and their translations into English

Yedi yıl üst üste kazanmış.
He's won seven years straight.

Vay, iki yıl üst üste.
Wow, two years in a row.

Üç yıl üst üste ben kazanmıştım.
I have won it three years in a row.

İki yıl üst üste Haddie oldu!
It's Haddie, two years in a row!

Üç yıl üst üste yaz okulu.
Summer school three years in a row.

Yıl üst üste heceleme şampiyonu oldu.
She was spelling bee champ three years in a row.

İki yıl üst üste kulüp şampiyonluğu.
Club champ two years in a row, Tonganoxie.

Sekiz yıl üst üste iptal ediyoruz.
We have had to cancel eight years in a row.

Üç yıl üst üste eyalet koşusundaydım.
Three years in a row.

Üç yıl üst üste şampiyonayı kazandılar.
Won the Powder Eight three years in a row.

İki yıl üst üste ürün olmadı.
Failed two years in a row.

Yani, iki yıl üst üste!
I mean, two years in a row!

Üç yıl üst üste şampiyonayı kazandılar.
Won the Powder 8 three years in a row.

Üç yıl üst üste eyalet koşusundaydım.
I was AllState track three years in a row.

Beş yıl üst üste mahalle şampiyonu!
Neighborhood champ, five years in a row!

Aslında, 8 yıl üst üste kazandım.
Actually I have won it eight years in a row.

Mohawklar 12 yıl üst üste bizi yendiler.
Mohawk has beaten us 12 years in a row.

Dört yıl üst üste C eksi aldım.
I got a C-minus four years in a row.

Üç yıl üst üste sınıf başkanlığı yaptın.
Class president for three years in a row.

İki yıl üst üste kupayı biz aldık.
We have taken home the trophy two years in a row.