Examples of using Yapan şey in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Sanki bunu yapan şey her ne ise, öyle hemen kaybolabiliyor.
Beni kahraman yapan şey öldürme isteğiydi.
Onu yapan şey, efendim.
Bunu ona yapan şey kara büyü.
Bunu ona yapan şey kara büyü.
Bunu asıl yapan şey bu.
İnsanları hasta yapan şey gerçekten de bu olabilir. Evet.
Çocukları yapan şey buydu; Belki onları bulabilir de.
Bunu yapan şey o neydi?
Seni sen yapan şey.
Beni bu kadar değerli yapan şey ne?
I 451 yapan şey.
Söylesene Leslie, seni özel yapan şey… nedir?
Ama asıl işi yapan şey budur.
Sizce satranç taşını önemli yapan şey nedir?
İşte bu oldu, bize bunu yapan şey bu.
Senin için yapmış olması. Ama bunu üzücü yapan şey.
Bence onu böyle lezzetli yapan şey şarap turşusu.
Fikirlerini kendisine saklamasıdır. Osterı büyük bir organizasyoncu yapan şey.
Zaten her şeyi bu kadar kötü yapan şey taraf seçmek.