YAPMALARINI in English translation

to do
yapmak
yapacak
yapacağımı
yapacağını
to make
yapmak
sağlamaya
daha
kazanmak
edinmek
kılmak için
yaratmak
göstermeye
to build
inşa etmek
yapmak
kurmak
oluşturmak için
kurmayı
yaratmak
inşaa
kurmanın
üretmeye
to have
sahip
olsun
var
yapmak
sahibi olmak
geçirmek
ağırlamak
almanı
almak
daha
to perform
yapmaya
gerçekleştirmek için
sahneye
gösteri
performans
yerine
icra
ameliyatlarından
konser
them exactly
onlara tam olarak
aynen yapmalarını
aynısını onlara da
onlara harfiyen
yapmalarını

Examples of using Yapmalarını in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Sizin için bir şeyler yapmalarını istediğinizde, bunu şevkle yapıyorlar.
And when you ask them to get things for you, they do it with enthusiasm.
NASA yetkililerine gerçeklik dünyasında iş yapmalarını sağlamak için bazı önerilerde bulunalım.
Let us make recommendations to ensure that NASA officials deal in a world of reality.
Ve insanlar, yapmalarını istediğimiz şeyleri yapacaklar.
And they will do what we want them to.
Niye? Ne yapmalarını istersen yapsınlar diye.
Why? so they will do what you want them to do..
Ruslara, kendi bombalarını yapmalarını hızlandıracak bir nimette bulunmuş.
He's given the Russians a windfall, which could accelerate them making their own bomb.
Bunu yapmalarını sağla çünkü ölümden başka alternatif yok.
You make them do that because there's no other alternative except death.
Bunu yapmalarını sağla çünkü ölümden başka alternatif yok.
Karate they do this because there is no Instead, except death.
Fakat tekrar yapmalarını engellemez ve elimizde warp çekirdeği kalmadı.
But there's nothing to stop them from doing it again, and we're fresh out of warp cores.
Yapmalarını istediğim şeyi düşünüyorum… onlar da yapıyor.
They do it. I think what I want them to do..
Ne yapmalarını önlemek için?
Stop them from doing what?
Insanların yapmaması gereken şeyleri yapmalarını engelleyemem. Bildiklerimi tekrar bilemem ve.
And I can't keep people from doin' what they shouldn't do.
Hata yapmalarını bekleyeceğiz.
We have to wait for them to make a mistake.
Çocuklara yapmalarını söyle.
Tell the boys to do it.
Önünde buluyorlarmış numarası yapmalarını emrettim.
I ordered them to simulate making the find in front of her.
Eğer kendi istekleriyle karınlarını deşmezlerse zorla yapmalarını sağlayın.
If they fail to willingly disembowel themselves, make them do it by force.
Kendilerini tam tersini yapıyorken erkekler insanlara bir şey yapmalarını söylerler.
Men telling people to do one thing while they do the opposite.
Bir şey inşa etmelerini ya da bir şey yapmalarını.
I want them to build something or… make something.
Kimse bunu yapmalarını söylemiyor.
Nobody says they have to do it.
Onlara az önce ben yapmalarını söyledim!
I just told them to do it.
Çünkü artık savaş oyuncakları yapmalarını istemiyorum.
I do not want them war toys make.
Results: 489, Time: 0.0879

Top dictionary queries

Turkish - English