Examples of using Yok edemem in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Ryonun sevinçle güldüğü fotoğrafları yok edemem.
Kabuslarını tamamen yok edemem.
Sen sormadan söyleyeyim; hayır, onu yok edemem.
Ben bir avukatım. Delil yok edemem.
Ben onları yok edemem.
Sokağın ortasında bir ceset var.- Yok edemem.
Sokağın ortasında bir ceset var.- Yok edemem.
Arama emrini ortadan yok edemem.
Elimi şıklatarak yok edemem.
Onun aydınlığı yok edemeyeceği kadar ben de karanlığı yok edemem.
Bir çok yerde yanlış şeyler oldu! Velayudham olarak onları yok edemem ki!
Kendiminkini kurtarmak pahasına bir hayatı yok edemem. Ölecek.
Bakın, tüm bu masalların uydurma olduğunu ben de biliyorum, ama bunu yok edemem.
Onu yok edemem.
Onu yok edemem.
Onu yok edemem.
Ben kendimi yok edemem.
Korunan ruhunu yok edemem.
Al. Kendi kendimi yok edemem.
Ben kendimi yok edemem. Burada.