YOK EDEMEZSIN in English translation

• you can't destroy
• you can't
• you don't destroy
• you cannot destroy
• you can not
• you won't destroy

Examples of using Yok edemezsin in Turkish and their translations into English

Gerçeği yok edemezsin.
You can't stop the truth.

Ama teknolojiyi yok edemezsin.
But, you can't destroy the technology.

Halkayı yok edemezsin!
You cannot destroy the Ring!

Kan lekesini boya ile yok edemezsin.
You can't paint over bloodstains.

Bu cihazla solucan deliğini yok edemezsin.
You can't destroy the wormhole with that device.

Beni yok edemezsin.
You cannot destroy me.

Ailen için kuralları yok edemezsin.
You can't bend rules for family.

Kendinden bir parçayı yok edemezsin.
You can't destroy a part of yourself.

Hiç yaratılmamış bir şeyi yok edemezsin.
You cannot destroy what was never created.

Ne yaparsan yap karanlığımızı yok edemezsin.
No matter what you do, you can't destroy our darkness.

Ve acıyı yok edemezsin.
And you can't take away pain.

Özünde olanı yok edemezsin.
You cannot destroy that which you harbour.

Bu gemiyi bir kaç sigortayı attırarak yok edemezsin.
You can't destroy this ship by simply throwing a few switches.

Gerçek bir erkeği yok edemezsin.
You can't break a real man.

Bütün tişörtleri yok edemezsin.
You can't destroy all the shirts.

Biriyle el sıkışarak aşkı yok edemezsin.
By shaking hands with somebody. You can't change love.

Hayır, yok edemezsin.
No, you can't.

Dur! Kanıtları yok edemezsin!
Stop! You can't destroy evidence!

Ruhu olan birini yok edemezsin!
You can't kill a man with soul!

Duvarları da kum saatini de yok edemezsin.
You can't destroy the hourglass or wall.