Examples of using Zor sorular in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Bazen bu iş insanı kendi kendine zor sorular sormaya mecbur ediyor.
It's just sometimes this job forces you to ask yourself some really hard questions.İntikamcılar hakkında çok zor sorular soruluyor.
Oğlunu bir daha gördüğünde sana bazı zor sorular soracak.
The next time you see your son, he's gonna ask you some tough questions.Bunlar çok mu zor sorular?
ARE THESE PARTICULARLY HARD QUESTIONS?Yenilmezler hakkında zor sorular dile getiriliyor.
Tough questions are being asked about the Avengers themselves.Bunlar zor sorular.
These are difficult questions.Zor sorular sormaya başlarız.
We start asking awkward questions.Biliyorum bunlar zor sorular Bayan Markov.
I know these are difficult questions, mrs.Sana zor sorular sorabilirler.
They may ask you the tough questions.Yarın, zor sorular sormamız lazım.
Tomorrow, we gotta ask the tough questions.Zor sorular bunlar.
They were tough questions.Kimsenin zor sorular sormasını istemedin.
Stop anybody from asking any hard questions.Zor sorular bunlar. Orada kutuplaşmış insanlar var.
They were tough questions. There's polarized groups down there.En zor sorular için hazırlanmalıyız.
We prep for hardball questions.Zor sorular nerede kaldı?
When are the tough questions coming?Hep zor sorular sorarım.
I ask the tough questions.Cevaplanması zor sorular. Hıristiyanlar olarak.
As Christians, those are difficult questions to answer.Yenilmezler hakkında zor sorular dile getiriliyor.
About the Avengers themselves. Tough questions are being asked.Kendimize zor sorular sormakla ilgili olan.
About us lot, asking ourselves the difficult questions.Bunlar en zor sorular değil.
These aren't even the hard questions.
