Examples of using Böyle sorular in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
O zaman böyle sorular sorma. Hayır.
Kendime böyle sorular sormam hiç.
I don't ask myself that kind of question.Böyle sorular sormayı bırak.
Stop asking that kind of questions.Yalnızca böyle sorular sorman gerek.
Just the sort of question you should be asking.Keşke bana böyle sorular sormasan. Tanrım.
God, I wish you wouldn't ask me questions like this.Van Gogh böyle sorular yüzünden kulağını kesti.
It's questions like that that made van gogh cut off his ear.İşte böyle sorular yüzünden… Van Gogh kulağını kesti.
It's questions like that that made van gogh cut off his ear.Tüm müşterilerine böyle sorular sorar mısın?
Do you ask all customers questions like these?Utanmadan nasıl böyle sorular sorarsın bana?
How dare you ask me such questions?Niye böyle sorular.
Why are you asking such.Böyle sorular için zamanım yok.
I don't have time for such questions.Böyle sorular soran biri olmayacak.
Bana böyle sorular soracağını bilseydim, bir fotoğrafçı görevlendirirdim.
Had I known you would ask such questions I would have put a photographer on duty.Böyle sorular sormayı bıraktım ben.
I have learned not to ask that question.Bakın işte, Bay Renbe böyle sorular sizi bir gün canınızdan eder.
Now, you see, mr. Renbe, It's questions like that.Nasıl ona böyle sorular sorabiliyorsun?
How can you ask him such questions?Hintli bir erkek hep böyle sorular sorar.
Trust an Indian guy to ask a question like this.Beni tanıyor olsaydın, böyle sorular sormazdın.
If you know me, you wouldn't ask such questions.Beni tanıyor olsaydın, böyle sorular sormazdın.
If you knew me, you wouldn't ask such questions.Genç bir kız böyle sorular sormamalı.
A young girl shouldn't be asking such questions.
