Примери за използване на Bir gün bir на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Sonra bir gün bir arkadaş geldi. Sana bir çözüm önerdi.
Bir gün bir bankayı boşalttığınızı
Gerryye hissettiklerini, bir gün bir başkası için de hissedebilir misin yoksa bunu anlamak için, o mektuplardan birinin gelmesi mi gerekiyor?
Bir gün bir şey beni şoka uğrattı… bir Arap müzisyen… geldi ve askerleri eğlendirdi.
Bir gün bir arkadaşım“ aşk nedir?” diye sormuştu“ kanatsız uçabilmektir” demiştim… Ne kadar uçabilirisin ki böyle?
Bir gün bir çok meraklı ve sınıf fantezi-ortaçağ köylülerin akıllı karakter yoğun bir ormanın ortasında duran antik taş kapıları bulundu zaman her şey başladı.
Sonra bir gün bir striptizciyle çıkacak
Umarım bir gün bir tecavüz mağduru ya da yanmış bir çocuk cesedi
Tek istediğim bir gün bir odaya girip, elimi gururla uzatıp,'' Merhaba,
Ben de öyleyim. Fakat bir gün bir Autobot gelecek,…
Yarın bir gün bir hastayı getirdiklerinde, o zavallı hasta Jackieyi sanki
Bir gün bir alıcıya, Komodo ejderi götürüyorduk Rasta diye birine,
Belediyeyle bağlantıları olan Muldoonlar da konuşacak taa ki bir gün bir şekilde, bu kanal açılıp buraya yeni gemiler gelene kadar.
Bir gün bir uygulama bildirimi alıyorsunuz,
Sonra bir gün bir mezarlıktan geçerken her şeyin hiç uğruna olduğunu fark edip doğruluğa uzanan bir yola girdin.
her bir gün bir değişime neden olabilir.
Bir gün bir adam bana, geleceğimin parlak gözükmediğini söyledi,
Bir gün bir gece, bir gün daha geçti sen bir kez gözünü kırpmadın.
Bir gün bir çocuk veya bilimadamı olduğunu söyleyen deli bir yaşlı adam gelip de sana.
Yakında bir gün bir kampçı veya balıkçı ormanlarda yaşayan vahşi bir kadının hikayesiyle ortaya çıkacak.