Примери за използване на Cesetlerin на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Cesetlerin sürekli benimle birlikte olma düşüncesi beni müthiş derecede heyecanlandırıyor.
Cesetlerin izini bulmayı öğrettiklerini bilmiyordum.
Bütün cesetlerin kimlikleri tespit edildi.
Cesetlerin gömülü olduğu yere 5 km mesafede.
Yaşamama izin veremezsin, değil mi? Cesetlerin yerini biliyorum.
Bu ödleği cesetlerin altında saklanırken buldum.
Bu cesetlerin ucunun size ve deneylerinize dokunma ihtimali nedir?
Elmas dediğin şey sıkıştırılmış kömürdür ama cesetlerin hikâyeleri, sırları vardır.
temizleyicin olarak cesetlerin nereye gömüldüğünü biliyorum.
Cesetlerin yere düştüğünü gördüm.
Cesetlerin nereye gömüleceğini biliyor.
O köprüde yürürken her adımımla cesetlerin kımıldadığını hissediyordum.
Ön inceleme bu cesetlerin daha önce bulunanlarla aynı olduğunu doğruluyor.
Tüm cesetlerin nerede gömülü olduğunu bilmemiz gerek.
Umalım da insanlar, gerçekleşmesine izin verdiğiniz saldırıların kurbanlarının cesetlerin farkına varmasın?
Ama cesetlerin geri kalanını saklıyordum.
Cesetlerin içinde yaşayarak krallığımızda var olabiliyorlar.
notlar yazıp cesetlerin üstüne iğnelediler.
Cesetlerin nerede gömülü olduğunu bilmek daima tehlikelidir.
Cesetlerin 1869da yürümediklerinin bir gerçek olduğunu biliyorum.