Примери за използване на Deposunu на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Deposunu biliyor musunuz peki?
Sincap fındık deposunu havaya uçurmaya çalışmış, Kıymetli de onu durdurmuş.
Polis deposunu aradım.
Parmak izin Lyndhurst deposunu patlatan bombanın üzerindeydi.
Silah deposunu vurdum.
Tiliyum deposunu mu patlattın?
İki kaşık makine yağı tüm geminin taze su deposunu kirletebilir.
Eh, ben Yakın IR Spektrometre kullanarak, Lloydun deposunu analiz ediyorum.
Ne de olsa, yakıt deposunu sen boşaltmadın ya.
Salak herif yay ile içki deposunu soymaya çalışmış.
Yüzbaşıyı ve deposunu eve götürüyoruz.
Leroy ve adamlarına desin ki Bayan Carr deposunu istediği zaman teftiş etme hakkına sahiptir. Depomda da hiçbir zaman sigara içilmeyecektir.
Birçoğu yiyecek deposunu korumaya gitti. En az üç kişi de roketatarlar ile geminize doğru yola çıktı.
sorunu çözen bir güncelleme halihazırda mevcut. Lütfen dağıtımınızın yazılım deposunu kontrol edin.
Toksin Deposunu tüm havalandırmaya bağladığını garanti ederim.
BHli askerler Felluce bölgesinde ABD deniz piyadelerine ait bir kampın yakınlarına saklanmış Iraka ait gizli bir silah ve mühimmat deposunu imha etti.
Bazılarınızın bildiği üzere,… zararlı atıklarımızın bulunduğu varillerimizi koymak için Bayan Georgiana Carrın deposunu kiraladık.
Almanların cephane ve silah deposunu yok edeceksiniz.
Ama anlayamadığım Dantinin hayatını kurtarmak için neden Bleuvenne ailesinin deposunu soymak için bizi gönderdiği?
eski eşya deposunu hangara çevirdim.