Примери за използване на Eşitsizlik на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Bu eşitsizlik sorunu için yeni yaklaşımlar geliştirebilir miyiz?
Toplumsal eşitsizlik ortadan kaldırılması güç bir olgudur.
Burada, aynı eşitsizlik ölçüsüyle olan ilişkisi var.
Aynı ülkeler, aynı eşitsizlik ölçüleri, problem üstüne problem.
Dünya Eşitsizlik Raporu.
Toplumsal eşitsizlik sonucu.
borç ve eşitsizlik.
Taraflar arasında eşitsizlik vardır.
İki ya da daha fazla eşitsizliğin oluşturduğu sisteme eşitsizlik.
Bu eşitsizlik.
Oxfam: Sosyal eşitsizlik artıyor.
Lerde piyasa devrimimiz var ve toplumda aşırı bir şekilde eşitsizlik artışı.
Weber, Güç ve Eşitsizlik.
Suç ve Toplumsal Eşitsizlik.
Savaş, kıtlık, eşitsizlik.
İnsanlar arasında çok daha yüksek bir eşitsizlik evresinin başlangıcıydı.
Şimdi ise bizim bu ifadeyi bir eşitsizlik şeklinde yazmamız ondan sonra masanın bacağının alabiliceği genişliğin aralığını bulmamız gerekiyor.
Cumhurbaşkanı, bu tür bir eşitsizlik devam ettiği sürece,'' hiç kimsenin barış veya refah içinde yaşayamayacağını'' söyledi.
Faaliyet alanımızı, namus cinayetlerinin ötesine, gelirlerdeki eşitsizlik, çevre, etnik ilişkiler, dini hoşgörü ve şefkat hakkında konuşarak genişlettik.
Yüzyıl ekonomistlerine göre büyüme eşitsizlik yaratırsa yeniden bölüştürmeye gerek yok çünkü daha çok büyüme işleri dengeleyecektir.