FARKETTIN - превод на Български

забеляза
fark etti
gördün
farketti
dikkatini çekti
разбра
anladın
öğrendin
bildin
biliyorsun
buldun
duydun
fark
farketti
oldu
çözdün
осъзна
fark etti
anladı
farketti
farkına vardı
осъзнаваш ли
farkında mısın
biliyorsun
anlama
farkettin

Примери за използване на Farkettin на Турски и техните преводи на Български

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
Yani farkettin ki benden metresin olmamı istiyorsun?
Осъзнаваш, че искаш да ти стана любовница нали?
Ne zaman farkettin?
Кога го разбра?
Etkilendim. Gölgelerin içindeyken, beni farkettin. Bunu herkes yapamaz.
Впечатлен съм, усети ме в сенките, не много могат това.
Oh, demek farkettin.
О, значи си забелязала.
Ne zaman farkettin?
Кога го осъзна?
Sıradışı herhangi bir şey farkettin mi?
Да забелязахте нещо необичайно?
Sen nasıl farkettin?
Ти как го разбра?
Ve bir şey farkettin.
И си забелязала нещо.
Ben ölüyorken küçük, beyaz bir yalanın, iş arkadaşları arasında pek de önemli olmadığını farkettin.
Когато умирах… Осъзна, че малка бяла лъжа между колеги не е голяма работа.
Lindsay, sen ve Tobias arasında fiziksel ilişkinin hiç şansı olmadığını ilk ne zaman farkettin?
Линдзи, кога за пръв път осъзнахте, че с Тобайъс нямате шанс за физическа връзка?
Farkettin mi artık kimse çalışmıyor,
Не си ли забелязал, че никой вече не работи,
Ya kardeşimle bir sevişme seansı ile nişanlanıyorsun ya da Onun hakkında haklı olduğumu farkettin ve itiraf etmek istemiyorsun.
Или участваш в любовен маратон с брат ми, или си осъзнала, че съм бил прав за него и просто не искаш да го признаеш.
Olgunluk hakkında mı konuşmak istiyorsun? Belki de büyümenin zamanı geldi ve herşeye sahip olamayacağını farkettin.
Може би е време да пораснеш и да осъзнаеш, че не можеш да имаш всичко.
sarsılıyorum♫ ♫ Tamamen sinerji, simetriyi farkettin mi ♫ ♫ Hadi incit beni,
да ♫ ♫ Стилна синергия, разпознавам симетрия ♫ ♫ Опитай да ме нараниш,
Ha ninin senden nekadar hoşlandığı farketmez, bir gün bu sona ericek.
Няма значение колко Ха Ни те харесва. В един момент всичко приключва.
Kaybolduğunu farketmeden önce bunu yerine geri koymam lazım.
Ще трябва да го върна преди да забележи, че липсва.
Pablo, farketmediysen diye söylüyorum burada avantaj bizde.
Пабло, в случай, че не си забелязал, имаме коз.
Farkettim ki, Tribbiani kadınları evlendikten sonra şişme eğiliminde oluyorlar.
Да, забелязал съм, че жените от сем. Трибиани се освинват след сватбата.
Ne kadar ödediğimiz farketmez çünkü bu bizim favori kitabımız.
Няма значение колко сме платили, защото това е любимата ни книга.
Takvimi kontrol ettim ve farkettim ki ikimiz de bu akşam boşuz.
Проверих графика и видях, че и двамата сме свободни тази вечер.
Резултати: 45, Време: 0.0934

Farkettin на различни езици

Най-популярните речникови заявки

Турски - Български